Anadolu ismi yüz yıllardır İstanbul boğazının Asya kıtasından başlayıp ülkemizin tamamını oluşturan topraklara söylenen isim olmuştur. Yüz yıllardır aynı adda anılan coğrafyamıza, Anadolu ismini kim veya kimlerin verdiği hakkında bilgi edinmek amacıyla sitemizi ziyaret ettiniz. Kapsamlı bilgi için makalemizi okumaya devam edebilirsiniz.
Anadolu topraklarında yaşayan milyonlarca insan maalesef, Anadolu isminin nereden geldiğini bilmemektedir. Bu milyonların arasında, makalemi hazırlamaya karar verip araştırma yapmaya başlayana kadar bende bulunmaktaydım. Nedense milyonlarca insan gibi bende, doğduğumuz topraklara verilen Anadolu isminin nereden geldiğini hiç araştırmamıştım. Neyse ki hazırlamış olduğumuz bu makale, oldukça uzun yıllar önce öğrenmem gereken bir konuyu öğrenmemde bana vesile oldu.
Son yıllarda yapılan tarihi kazılar ve araştırmalar, Türklerin Anadolu’ya Malazgirt savaşında çok daha önce geldiğini göstermiştir. Yani Anadolu’da uzun yıllar boyunca Türk varlığı görülmektedir. 1071 yılında kazanılan Malazgirt savaşı ile Anadolu’ya büyük Türk göçleri gerçekleşmiş ve Anadolu’da Bizans hakimiyeti kırılmıştır.
Yapılan bir çok araştırma bulunduğumuz coğrafyaya, Malazgirt savaşından sonra yaşanan büyük Türk göçlerinden sonra Anadolu dendiğini göstermektedir. Roma imparatorluğu ve Bizans döneminde şuan ki Türkiye topraklarına Anadolu denildiğine dair bir kanıt bulunamamıştır. Anadolu kavramı yukarıda da söylediğim gibi, Malazgirt savaşından sonra yaşanan büyük Türk göçleri ile ortaya çıkmıştır. Ancak Anadolu isminin hangi amaçla bu coğrafyaya verildiği bilinmediği gibi, ilk olarak kim tarafından dile getirildiği de bilinmemektedir. Bu konu hakkında kapsamlı çalışmalar uzun yıllardır devam etmektedir. Bakalım ilerleyen zamanlarda Anadolu isminin tam olarak nereden geldiği hakkında bilgilere ulaşılabilecek mi? Bu konu hakkında oldukça farklı efsanelerde yer almaktadır.
Anadolu İsmi Hakkında Bir Efsane
Alaaddin Keykubat Anadolu Selçuklu devletinin en önemli hükümdarları arasında yer almaktadır. Hükümdarın en büyük hedefleri arasında da, Anadolu topraklarına tamamen İslamı yaymak vardır. Alaaddin Keykubat bu amaç doğrultusunda ömrünün büyük bir bölümü at üstünde seferlerde geçirmiş ve ülke topraklarını bulunduğu dönemde en geniş sınırlara ulaştırmıştır.
Alaaddin Keykubat Anadolu’nun tamamında İslamı yaymak adına yola çıktığı bir seferde, ordu ile birlikte dinlemek için Ankara’nın Taşlıca köyüne geldi. Ordunun yorgun olması ve dinlemeye çekilmesi sırasında, köyde yaşayan kırmızı ebe ve oğlu oruç askerlere ikramda bulundular. Askerlerin susuzluğunu gidermek ve serinlemelerini sağlamak adına orduya yayık ayranı yaptılar. Yaptıkları ayranı da bir taş oluğuna döktüler. Askerler mataralarını getirerek taş oluktan akan ayran ile doldurdular. Ancak yapılan ayranın az olması ve bunun tüm orduya yetmesi askerler arasında şaşkınlığa sebep oldu ve kırmızı ebenin evliya olduğu düşüncesi askerler arasında hemen yayıldı.
Efsaneye göre askerler mataralarını ayranla doldururken, kırmızı ebe ile konuşmalarda yaşandı. Ebe askerlere doldurun yavrularım derken, matarası dolan askerlerinde, Ana Dolu zaten demesi ve bölgedeki tüm askerlerin aynı cümleyi sürekli tekrarlaması ile coğrafyamızın isminin Anadolu olduğu efsanesi uzun yıllardır anlatılmaktadır.
Coğrafyamızın isminin neden Anadolu konulduğuna dair birçok efsane bulunmaktadır. Ancak bu efsaneler içinde en popüler ve en yaygın olarak söyleneni kırmızı ebe kıssasıdır.
Yapılan bir çok araştırma ve kazıda şimdiye kadar Anadolu isminin nereden geldiği hakkında resmi bir kaynak bulunamamıştır. Bizans, Roma ve Yunan tarihinde, topraklarımızın doğu ismi ile anıldığı bilinmektedir. Ancak şu konuda net bir şey söyleyebiliriz. Bu coğrafyaya Anadolu ismini biz verdik. Ancak neden bu ismi verdik, kim tarafından bu ismi söylendi? bunların resmi bir kaynağı hala bulunamamıştır.