Yirminci yüzyılın ikinci yarısında gelişmeye başlayan bilgisayar sektörü, kurumsal yapılardan sıyrılıp bağımsız kişisel bilgisayarların üretimine başlaması ile neredeyse her eve girmiş bulunmaktadır. Hatta günümüzde alternatif olarak dizüstü bilgisayarların da kullanılmasıyla birlikte her evde iki bazen üç bilgisayar olabilmektedir. Hâl böyle olunca, bilgisayar seçimi için öneriler almak kullanıcılar için elzem bir durum olmaya başlamıştır.
Teknoloji, en pahalı sektör olmasından ötürü, özellikle bilgisayar almak isteyenler dikkatli bir seçim yapmak zorundadırlar. Fakat, kaliteyi aynı zamanda ucuza almak kavramı, bazen son derece yanlış kapılara çıkabilmektedir. Eğer yeni bir bilgisayar alıyorsanız, fazla para vermemek için o bilgisayarın markasına bakmamalısınız. Yani, söz gelimi bir X markası dünyaca ünlü olabilir. Fakat Y markasının sunduğu bilgisayar içeriği ile arasındaki fark nedeyse üçte bir oranında fazladır. Bunun elbette tek açıklaması vardır: markalaşma kalitesi… Oysa bu markalaşma aslında yanlış anlaşılmaktadır. Şöyle ki, X ve Y markalarının yaptığı işlem sadece bilgisayar bileşenlerini toplayıp, kendi markalarından kasalara entegre etmekten ileri gelmektedir. Yani, X markası da dünyaca bilinen Ati ya da GeForce gibi ekran kartı markalarını kullanarak bilgisayar üretecek, Y markası da… Ve kullanılan bu bilgisayar bileşenleri nerede ucuz maliyetli ise orada üretilecektir. Günümüzde genellikle Çin’de üretilen bu tür bilgisayar bileşenleri hem en ucuz bilgisayar markaları hem de en pahalı bilgisayar markaları tarafından kullanılmaktadır. Bilgisayar seçimi için bu öneriyi dikkate almanız, aynı özelliklere sahip sistemler için fazla para vermemenizi sağlayacaktır.