Borçlar Hukukunda Korkutma Ve Unsurları Neler?

Türk Borçlar Kanunu m.37/1’e göre , taraflardan biri , karşı tarafın veya üçüncü bir kişinin korkutması sonucu bir sözleşme yaparsa , bu sözleşme ile bağlı olmaz . Korkutmada , tarafların biri diğer tarafa bir hukuki işlemi yapmaması halinde ; kendisinin veya yakınlarından birinin kötülüğe uğrayacağını bildirir .Bir kimsenin diğer tarafı sözleşme yapmaya sevketmek için onda korku yaratmasına veya mevcut bir korkudan yararlanmasına ” korkutma ” denir . Normalde herhangi bir hukuki işlem yapmayacak olan taraf ; korkutma sonucu bir işlem tesis etmiş ancak bunu iradesi baskı altında olarak yapmıştır .

Korkutma halinde bozukluk , irade beyanında değil ; iradenin oluşmasındadır . Ancak burada irade aldatmada olduğu gibi , yanılma ile değil ; esaslı bir korkutma sonucu sakatlanmıştır . (Aldatma Konusu İçin Tıklayınız)Korkutmada iradesini beyan eden kişi ya korkutma konusu tehlikeyi ya da istenilen beyanda bulunmayı seçme yollarından birine sahiptir .Dolayısıyla korkutmada bir korkutulan , iradesini isteyerek açıklamış olmakla birlikte, bu irade özgür bir karar ve düşünce sonucu meydana gelmemiştir .Ancak yinede korkutulanın beyanı , iradesiyle uygundur .

Korkutmanın Unsurları

  1. Sözleşmeyi yapan kimseye veya yakınlarına yönelmiş bir tehlike söz konusu olmalıdır . Bu tehlike kişi varlığına , özellikle hayat , sağlık , vücut bütünlüğü , şeref , namus gibi kişilik değerlerine yönelmiş olabileceği gibi ; malvarlığı değerlerine de yönelmiş olabilir . Korkutulan sözleşmenin karşı tarafı olabileceği gibi , ona yakın bir kişide olabilir .Yakın kavramına eş , dost , hısım , akrabalar girer .
  2. Ağır ve yakın bir zarar tehlikesi doğmuş olmalıdır. Doğan zarar tehlikesinin ağırlığından amaç , ciddiyettir . Tehlikenin ciddiliği , objektif şartlara , makul bir insanın anlayışına göre değerlendirilebileceği gibi , korkutulanın subjektif durumuna göre de değerlendirilebilir .Türk Borçlar Hukukunda subjektif teori benimsenmiştir. Buna göre hakim ; korkutulanın cinsiyeti , kişiliği , yaşı , karakteri , bilgi düzeyi göz önünde tutarak kendisine yöneltilmiş korkutma fiilini değerlendirir .
  3. Korkutma hukuka aykırı olmalıdır . Korkutma fiiliyle korkutulan üzerinde yapılan manevi baskı ve zorlama hukuka aykırı olmalıdır . Karşı tarafa yöneltilen korkutma fiilinin konusunu teşkil eden tehlike ( kötülük ) niteliği itibariyle hukuk düzeninin izin vermediği bir kötülük ise aranan hukuka aykırılık ölçütü gerçekleşmiş olur .Buna karşılık kanuni bir yetkinin kullanılacağı ; bir hakkın isteneceği iddiasıyla yapılan sözleşme , korkutma ile yapılmış sayılmaz .
  4. Korkutma ile sözleşmenin korkutulması arasında illiyet bağı olmalıdır . Şöyle ki korkutma sebeb ; sözleşme kurma sonuç olmalıdır . Kişi korkutulduğu için sözleşme yapma iradesi ortaya koymuştur .

Üçüncü Kişinin Korkutması ve Tazminat

Korkutma karşı tarafça yapılabileceği gibi ; bir başka üçüncü kişi tarafından da yapılabilir . Karşı tarafın , üçüncü kişinin korkutmasından haberdar olması şart değildir . Yani X ve Y sözleşme yapıyor . Z Y’yi X’in haberi yokken korkutuyor , tehdit ediyor . Y sözleşmeyi korkutmaya dayanarak iptal edebilir , X’in korkutmadan haberdar olması gerekmez .

Aldatmada olduğu gibi korkutmada da gerek sözleşmenin iptal edilmesi , gerek iptalden feragat yani sözleşmeyi onama nedeniyle meydana gelen zararın tazmini gerekir . Korkutma fiilini işleyen taraf , korkutulan bu yüzden uğramış olduğu zararı gidermek zorundadır . 3. kişinin korkutmasında ise ; üçüncü kişi menfi zarar oranında tazminat öder , karşı taraf üçüncü kişinin korkutmasını bilse bile tazminat ödemez çünkü kendisinin haksız bir fiili yoktur .

Karşı taraf iyiniyetli ve fakat üçüncü kişi diğer karşı tarafı korkutuyor . Diğer karşı taraf sözleşmeyi korkutmaya dayanarak iptal ediyor ancak burada karşı taraf zarara uğruyorsa ; korkutulan hakkaniyet gereği karşı tarafa tazminat ödemelidir . Örneğin ;

  • A ve B sözleşme yapıyor ; C B’yi korkutuyor ; burada A’nın haberi varsa B sözleşmeyi korkutmaya dayanarak iptal edebilir ; C B’ye menfi zarar oranında tazminat öder .
  • A ve B sözleşme yapıyor ; C B’yi korkutuyor ; burada A’nın haberi yoksa B sözleşmeyi korkutmaya dayanarak iptal edebilir . A iyiniyetli olduğu için burada , B hakkaniyet gereği A’ya tazminat ödemelidir .

Yorum yapın