Bir oyun oynamaya başladığınız zaman neler hissedersiniz? Büyük olasılıkla oyundan oyuna hislerinizde de değişiklikler oluyordur. Oynadığınız bir oyunu bıraktığınız oldu mu? Peki, bir oyun oynarken kendinize “Ben bu oyunu neden oynuyorum?” diye hiç sordunuz mu? “Bu çiftlik oyununu neden oynuyorum? Neden bu tohumları ekiyorum?”
Bu, öyle bir tehlikeli sorudur ki oyunu bırakma noktasına kadar gelebilirsiniz. Kendinize bu şekilde sorular sorduğunuzda tatmin edici bir neden bulamıyorsanız, oyunu oynamaya ne bir hevesiniz ne de en ufak bir eğiliminiz olacaktır.
Farm Together isimli oyundan yola çıkalım mı? Bu oyunu bir ay boyunca her gün oynadığımızı varsayalım. Çiçekler dikildi, ekinler ekildi, çiftlik ve ev dekore edildi, mücevherler için tüm işler yapıldı ve dahası bu süre zarfında yapılmaya devam edildi çünkü oyun böyle oynanıyordu. Bir süre sonra kendimize “Bunu neden yapıyoruz?” diye sorasımız geldi. Bu öylesine beliren bir soru değildi. Oyunu oynadığımızda hiçbir şey kazanmadığımız gibi, oyunu oynamadığımızda da hiçbir şey kaybetmiyoruz, değil mi? Öyleyse ne için oynamaya devam ediyoruz?
Bir şey yapmanın “doğru” ya da “yanlış” bir sebebi yoktur, tamamen özneldir. “Çünkü bunu yaparken eğleniyorum!” demek, verilebilecek en mükemmel cevaplardan biri olacaktır ama bunu diyemediğiniz zaman -muhtemelen artık eğlenemediğinizden ortada zaten bir sorun vardır.