Mutlu ve başarılı bir birey olmamıza engel olan en önemli faktör, kendimize güvenimizin olmamasıdır. Girişimci ve lider bir karaktere sahip bir birey yetiştirmek istiyorsak ya da karakterimizi değiştirmek istiyorsak yapmamız gerekenler var. En başta nasıl bir insan olmak istediğimizi düşünelim.
Örneğin; özendiğimiz onun gibi olmak istediğimiz bir bireye bakalım istediklerimizin yapmamızda önümüzde olan engelleri bir masaya yatıralım. İlk kural korkuları yenebilmektir. Örneğin; giyim tarzı olabilir, kalabalık bir ortam konuşmak ya da kendini ifade edememek olabilir. Bunu yapmamıza engel olan şeyin sadece bizim beynimizde olduğunu bilelim.
Biz kendimizi ifade edebilen zekaya sahip varlıklarınız ve bu konunun üzerinde duralım İkinci olarak; hayal kurmalıyız nerede olmak isteğimizi ve ne iş yapmak isteğimizi bizi tatmin edecek işi hobileri düşünelim açalım yelkenleri daha uzaklara…
Sınırlarımızı Silip Tekrar Oluşturmaya Ne Dersin?
Yapmak istediklerimizi kurguluyoruz tabi ki herkes imkanları dahilinde olmak istediği yere gelemeyebilir. Fakat hayallerimizin içinde küçük de olsa yapabilecekken ertelediğimiz vazgeçtiğimiz güzel şeyler vardır. Yapabileceklerimizi asla göz ardı etmeyelim. İnsanlardan çekindiğimiz yapamadığımız şeyler, karşı taraftaki insanların hafızasında ne kadar yer edebilir ki? İnanın düşündüğümüz kadar asla değil. Kendimiz olalım kendi tarzımız olsun herkese düşüncelerimizi açıkça net olarak gür bir sesle ifade edelim.
Biz tekiz bizim düşüncelerimiz diğerlerinden çok farklı olabilir. Biz kendi düşüncelerimize sahip çıkalım olağan değil de istediğimiz hayata sahip olalım, hayatın tadını çıkartalım, her anın kıymetini bilerek o anı doya doya yaşayalım tekrar o zaman asla dönemeyiz biz şu an mutlu nasıl olabiliriz diye bakalım. Ufak şeyler yeterli bir bebeğin bakışında, bir çiçeğin kokusunda bizle temas kurmaya çalışan sevdiğimiz minik bir kedide de bulabiliriz. Bir de herkesi olduğu gibi kabul edelim. Kimseyi kendi çizdiğimiz karaktere yerleştiremeyiz, başaramayız bence tüm anlaşmazlıkların sebebi de budur. Çünkü herkes bizim düşüncelerimize sahip olsun isteriz.
Zamanımızın Kıymetini Bilelim
Boş geçirdiğimiz o kadar çok zaman var ki hayatına faydası olamayacağız kişiler hakkında konuşarak geçirdiğimiz ya da sanal alemde özenerek gezinirken geçirdiğimiz vakitler… Hareket ederek, kitap okuyup, aktivite yaparak geçirebileceğimiz çok zamanımız var. Her anımızı güzel değerlendirelim.
Okunacak, yazılacak, dinlenecek, hayal edilecek çok şey var.
Hayatımıza gelen misafir üzüntüleri karşılarken; bitip gideceğine, eni sonu acıların, üzüntülerin, korkuların son bulacağını bilerek yaşarsak yüzümüz belki biraz da olsa gülümser ve daha pozitif bakmaya başlayabiliriz. Üzülecek şeyler yerine şükredecek şeylerin çok daha fazla olduğunu göreceğiz.
Çocuklarımızı da bu şekilde yetiştirmeliyiz. Onlar bizi hep taklit eder. Hayattan zevk almasını, doya doya yaşamasını öğretmek, yaşama sevinci olmasını sağlamak bizim elimizde.