Rize Gezi Rehberi

Doğu Karadeniz bölgesinin en güzel illerinden biri olan Rize her yıl binlerce misafir ağırlamaktadır. Şehir sadece yeşillik bakımından dahi bir cazibe merkezi olacak kadar güzeldir. Tertemiz havası ve yöresel lezzetleri ile şehir ülkemizde mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelir. Rize ismi geçtiğinde herkesin ilk aklına gelen konu yayladır. El değmemiş doğal yapısı ile şehir birbirinden güzel yaylalara sahiptir. Doğu Karadeniz’in incisi olarak adlandırılan şehir isminin hakkını vermektedir. Ayder Yaylası şehrin en bilindik yaylaları arsında yer alır.

Ovit, Pokut, Anzer, Gito ve Elevit gibi daha pek çok yaylası bulunan şehirde yaz ve kış ayrı güzel geçmektedir. Karadeniz’e sahili bulunan şehrin batısında Trabzon yer almaktadır. Doğu komşusu olarak Artvin bulunan ilin güney komşusu ise Erzurum’dur. Şehrin güney batısında ise Bayburt yer almaktadır. Coğrafi konum olarak ülkemizde yer alan pek çok şehre uzak olan Rize buna rağmen her yıl yüksek sayıda ziyaretçiyi ağırlamaktadır. Rize ilçeleri ise Ardeşen, Çamlıhemşin, Çayeli, Derepazarı, Fındıklı, Güneysu, Hemşin, İkizdere, İyidere, Kalkandere ve Pazar’dır. Karadeniz bölgesinin en karakteristik özelliklerini taşıyan şehir, tarihi açıdan kemer ve köprü gibi pek çok esere sahiptir. Zümrüt yeşil yaylaları, buzul gölleri ve coşkun akan dereleri şehri gözde hale getirmektedir. Mevsim olarak bölge genel anlamda yağışlıdır. Coğrafi yapı olarak da şehirde denize paralel olarak uzanmaktadır. Bu durum da şehrin mevsimine etki gösterir.

Şehir dik yamaçları, buzul gölleri ve doğal güzellikleri ile dikkat çeken bir şehirdir. Tarihte Evliya Çelebi şehir için bazı sözler de söylemiştir. Trabzon’a bağlı, deniz kıyısında bahçeli güzel bir yer olduğunu söyleyen meşhur gezgin, şehri özetlemiştir. Rize ülkemizde daha çok doğal güzellikleri ile ön plana çıkan bir şehrimizdir. Fakat şehrin doğal güzelliği kadar tarihi güzelliği de önemlidir. Şehrin tarih öncesi dönem ile bilgileri oldukça sınırlıdır. Yörede yer alan orman dokusu yapılacak araştırmaları olumsuz yönde etkilemiştir. Bu durumdan dolayı yörede gerekli kazılar yapılamamış ve şehir bu durumdan etkilenmiştir. Şehrin ismi ile ilgili de pek çok söylenti yer almaktadır. Bunlardan birisi şehrin isminin Yunanca pirinç anlamına gelen Rhisos kelimesinden geldiğidir. Bazıları da Rum dilinde Rıza kelimesinden geldiğini söyler ki bu kelime o dilde dağ eteği anlamında kullanılmıştır. Bazıları ise şehrin eski dönemlerde Erzincan Sakalar döneminden kalma isminden bahseder. Bu dönemde Eriza olarak anılan il daha sona baştaki ‘e’ harfinin atılmasıyla Rize halini almıştır.

Osmanlı döneminde ise Rize ufak, kırıntı anlamında kullanılmaktadır. Bölgede ilk tarihi izler Asya kökenli kabilelere aittir. Bu bölgede ilk olarak Urartu izlerine de rastlanmaktadır. Bölgede Taşköprü köyünün kayalıkları üzerinde çivi yazılı tabletler bulunmaktadır. MÖ 2000 döneminde bölge Kimmerlerin bölgesi olarak bilinir. MÖ 714 yılında ise bölgede Sakalar hakimiyetinden söz etmek mümkün olacaktır. MS 10-395 yılında ise bölgede Roma hakimiyeti sağlanmıştır. Bu dönem arasında ise bölgede yaşayan pek çok medeniyet ve devletten bahsetmek mümkündür. Türkmenlerin bölgeye hakim olması ise Anadolu içinde yer alan pek çok şehir gibi Malazgirt savaşına dayanır. 1071 Malazgirt zaferi sonrasında bölgede Türk hakimiyeti de başlar. Son dönelerde ise Rize Osmanlı himayesi altına girmiştir. Bölgede Osmanlı döneminde değişik isyanlar ile de karşı karşıya kalınmıştır.

Rize Gezilecek Yerler

Rize en fazla doğal güzellikleri ile gezginleri çeken bir şehirdir. Tarihi anlamda da şehirde pek çok ese yer alır. Fakat Rize ismi artık yeşil ve doğa ile bütünleşmiştir. Bu bakımdan şehri gezmek isteyen herkesin doğal güzelliklere öncelik vermesi tavsiye edilir. Merkez olarak küçük bir şehir olan Rize, 1 günde gezilecek bir ildir. Fakat çevre bakımından ve özellikle yaylaları bakımından şehri dolaşmak için epey vakte ihtiyaç da vardır. Hatta şehri yaz ya da kış veya bahar gibi farklı dönemlerde dahi ziyaret etmek gerekir.

Rize denildiğinde hemen hemen herkesin aklına müthiş doğası ve havası ile yaylalar gelmektedir. Bölgede yer alan Ayder Yaylası özellikle son dönemlerde popüler hale gelen bölgeler arasında yer alır. Bölgede yapılan etkinlikler ve yeni projeler yaylanın ilerleyen dönemlerde daha fazla cazibe merkezsi haline geleceğini de göstermektedir. Yayla ile ilgili en ilginç bilgi ise yaylada ülkemizin en eski kaplıcalarının bulunuyor olmasıdır. Fakat bu yayla ile ilgili bir takım sıkıntılı durumlar da meydana gelmiştir. İnsan elinin değdiği her yer gibi bu bölgede yavaş yavaş doğallık bakımından bozulmaya başlamıştır. Yaylada yer alan yerleşim merkezleri yaylanın doğal güzelliğine olumsuz etki yapmıştır. Doğal görünümden uzaklaşan yayla için yetkililer bir takım iyileştirme çalışması yapmaktadır. Fakat yayla ilk zamanlarda bünyesinde barındırdığı o güzel manzarasına kavuşmak için biraz daha beklemelidir. Bölgenin yerli ve yabancı turistler tarafından bolca ziyaret edilmesi yayla yapısını bozulmaya iten en büyük sebeplerden biridir. Hatta son dönemlerde bölgede yapılacak olan büyük bir otelden dahi söz edilmektedir.

Doğu Karadeniz akarsuları arasında bulunan Fırtına Deresi Kaçkar Dağlarından inmektedir. Dere Kaçkar Dağlarının Karadeniz yamacında bulunmaktadır. Burada yer alan birkaç derenin birleşmesi ile Fırtına deresi ortaya çıkar. Bölge Rize Ardeşen ilçesinin hemen 2 km kadar batısında yer almaktadır. Buradan Karadeniz’e dökülen dere, çay bahçeleri içinden geçmektedir. Hatta derenin üzerin süsleyen pek çok kemer ve köprü de bulunmaktadır. Elbette Karadeniz ismi ile bütünlük gösteren bu hırçın dere, üzerinde rafting yapmaya da oldukça elverişlidir. Rafting için dere üzerinde özel parkur da kurulmuştur. Bu parkur, Rize Ardeşen kara yolu üzerinde bulunmaktadır. Bu kara yolu 22 km kadar takip edilir ve Çamlıhemşin ilçesine ulaşılır. İlçenin yaklaşık 1 km kadar güneyinde parkura başlanabilir. Parkurda 5.km de kayalıklar ve daha sonrasında tehlikeli geçişler bulunmaktadır. Bu bakımdan parkur esnasında dikkatli olmak gerekir. Parkur güzergahında yer alan Duygulu şelalesi yöreye ayrı bir güzellik katmaktadır. Bu spor derenin denize döküldüğü noktadan önce bırakılmalıdır. Yaklaşık 23 km kadar bir mesafeden oluşan parkurda dere yatağının taşlık olmasından dolayı derece olarak zorluk değerleri değişmektedir. Aşırı yağmurlu havalarda bu dereye kesinlikle yaklaşmamak gerekir. Dere yıl boyunca her türlü spor için uygundur.

Her şehir gibi Rize’de de bir kale bulunmaktadır. Fakat bu kalenin diğer şehir kalelerinden önemli bir farkı bulunmaktadır. Bu kale manzara olarak pek çok kaleden daha üstün özelliklere sahiptir. Şehir merkezinin güneybatısında yer alna kale, 480 metre karelik bir alanda bulunmaktadır. İç kale bölgesinin 1. Justinianus tarafından yapıldığı bilinmektedir. Aşağı kalenin ise 13 yüzyıl dolaylarında yapıldığı bilinmektedir. Son dönemde kale çevresinde bir takım düzenlemeler yapılmıştır. Yapılan bu düzenlemeler ile bölge çay bahçesi halini almıştır. Şehri tepeden seyretmek isteyen herkes bu kaleyi mutlaka görmelidir. Kale tam olarak düzgün bir plan arz etmez. 150 m yüksekliğinde doğal bir tepenin üzerine kurulmuştur. Kalenin aşağı bölümünde denize kadar uzanan surlar bulunmaktadır. Kalenin bir takım bölümleri de yıkılmış ve hasar görmüştür. Bakanlık tarafından yapılan çalışmalar ile kalenin restorasyonu halen devam etmektedir. Kale havadan görüntüsü ile de özel bir yere sahiptir. Kalenin yakınında olmayan bazı duvar kalıntılarının da yine kale ile ilgisi olduğu düşünülmektedir. Bu bakımdan yapılan çalışmalar hassasiyet ile yürütülmektedir. Kale pek çok dönemde önemli bir konumda yer alır.

Rize Mutfağı

Tipik bir Karadeniz şehri olan Rize, mutfak olarak da bölge mutfağının tüm özelliklerini bünyesinde barındırmaktadır. Hamsisinden kuymağına kadar Karadeniz bölgesine özgü yemeklerin hepsi şehirde en iyi şekilde yapılmaktadır. Şehrin havası ile birleşen yemekleri lezzetine lezzet katılmış şekilde yenmektedir. Sebze yemeklerinden et yemeklerine kadar geniş bir yemek yelpazesi bulunan şehrin yapısı bu lezzetlere müsaittir.

Kuymak olarak da bilinen muhlama, Samsun’dan Artvin’e kadar tüm Karadeniz bölgesinde yapılan bir yemektir. Hatta bu yemek sadece Karadeniz sahilinde değil Erzurum ve Amasya yöresinde de sevilerek yapılmaktadır. Azerbaycan, Gürcistan ve Kafkasya bölgesinde de bu yemek yapılır. Muhlama yapım olarak oldukça kolay bir yemektir. Yemek için gerekli malzemelerin başında mısır unu ve peynir gelmektedir. Elbette bu tarifin bir olmazsa olmazı da tereyağıdır. Bu üç malzeme yemeğin en önemli yapı taşıdır. Su, iste göre süt de tarife eklenir. Tereyağı eritilir, mısır unu bu yağ ile kavrulur. Orta ateşte kavrulan mısır ununun üstüne süt ya da su ilave edilir. İsteğe bağlı olarak bu malzemeler karıştırılabilir. Son olarak bu karışımın üzerine peynir koyulur. Bu aşamadan sonra yemeğe fazla müdahale etmemek gerekir. Peynir eridikten sonra tava alt üst edilir. Tereyağı üste çıkmaya başladığında ise o eşsiz lezzetin artık yemeye hazır olduğu fark edilecektir. Uzayan peynir görüntüsü ve eşsiz lezzeti ile bölge ziyaretinde mutlaka tadılması gereken bir yemektir.

Hamsi Karadeniz mutfağının baş tacıdır. Bu balık yörede hemen hemen her haliyle kullanılır. Hamsiden tatlı bile yapan Karadeniz mutfağında en eşsiz Hamsi yemeklerinden biri hamsili pilavdır. Yemek için öncelikle bir iç pilav hazırlanır. Bu pilav kişisel isteklere göre ya da yöreye göre değişiklik gösterir. Fıstık ya da badem ile hazırlanan pilav içine istenen durumlarda kuş üzümü de eklenir. Soğanların kavrulması ve pirinçlerin eklenmesi ile genel anlamda pilav yapılmış demektir. İç pilavını hazırladıktan sonra yuvarlak halinde tavaya dizilen hamsilerin üzerine pilav boşaltılır. Daha sonra da pilavın üst bölümü balıklar ile kapatılır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta ise balıkların sık dizilmesidir. Çift taraflı kızaran balıklar sonraki aşamada servis edilir. Dış görüntü olarak sadece hamsiden ibaret olan hamsili pilav, iç olarak da pilavdan oluşmaktadır. Lezzet olarak en üst seviyede yer alan pilavın, en güzeli elbette bu yörede yenir. Taze hamsiler ile yapılan yemek muhteşem hava ile birleşince adeta bir lezzet şölenine dönmektedir.

İsmini ilk duyan herkes bu tatlıyı tuzlu bir yemek zannetmektedir. Fakat laz böreği sanılanın aksine bir tatlı çeşididir. Hem de şerbetli bir tatlıdır. Tatlı için ilk olarak iç muhallebi hazırlanır. Klasik bir muhallebi gibi süt, un ve nişasta ile yapılan iç harcında karabiber de yer alır. Kara biber bu harcın püf noktasıdır. Laz böreği için baklava yufkası kullanılır. Dış katman bu yufka ile oluşturulur. İçte ise muhallebi kullanılmaktadır. Bazen laz böreği muska şeklinde de karşınıza çıkabilir. Son şekli verilen börek fırınlanır. Daha sonra ise üzerine şerbeti dökülür. Şerbet ve muhallebi ile çıtır çıtır lezzet kendinizi kaybetmenize neden olabilir. Ağır olmayan yapısı ve değişik muhallebisi ile bu lezzet yörede mutlaka tadılması gereken bir tatlıdır.

Rize Nerededir?

Doğu Karadeniz bölgesinde yer alan Rize dağlık bir yapıya sahiptir. Şehrin doğu tarafında Artvin yer almaktadır. Trabzon ise ilin güneyinde yer alır. Trabzon ile birlikte Erzurum da şehrin güneyinde yer alan illerimizdendir. Karadeniz kıyısı ile şehir, doğal güzelliğine güzellik katmaktadır. Şehir yaklaşık 350 bin nüfusu ile bölgenin nadide illeri arasında yer alır. Şehre ulaşım açısından en kullanışlı yol hava yolu olacaktır. İstanbul, İzmir ya da Ankara gibi büyük şehirler bölgeye oldukça uzaktır. Bu bakımdan şehir ulaşımında hava yolu tercih edilebilir. Bazen Karadeniz turu ile şehre ulaşmak isteyenler de olabilir. Bu durumda Karadeniz sahili boyunca yapılacak kara yolu yolculuğu oldukça eğlenceli geçecektir. Rize hava yolu ile ulaşım açısından içinde havaalanı bulundurmaz. Şehre ulaşmak isteyenler Trabzon hava alanından bölgeye geçiş yapmaktadır. Demir yolu ile bölgeye ulaşmak ise imkansız ile eşdeğerdir. Dağlık bölge olan Rize için en ideal ulaşım yöntemi hava yoludur. Rize ile Trabzon arası 1 saat kadar sürmektedir.

Ne Zaman Gidilir?

Karadeniz iklimin hakim olduğu Rize gezi zamanı açısından belirli bir döneme sıkışmamalıdır. Şehrin her mevsim ayrı bir güzelliği bulunmaktadır. Şehirde kışlar kar yağışlı ve soğuk geçer. Fakat yaylaların doğal güzelliği karla kaplandığında bambaşka bir hal alacaktır. Muhteşem manzaraları karla izlemek isteyenler şehre kış aylarında gidebilir. Bahar ayları yağmurlu geçen şehirde, bu aylarda oluşan sis bambaşka bir ortam oluşturur. Yaz ayları serin geçmesi açısından Rize ziyareti için en uygun zaman dilimi olabilir. Bu dönemde yapılacak olan ziyaret içinde de yağmur ile karşılaşma olasılığı bulunmaktadır. Bu bakımdan her dönem hazırlıklı şekilde şehre gitmek gerekir.

Rize Gece Hayatı

Rize Karadeniz illeri arasında en az gece hayatı bulunan iller arasında yer alır. Şehirde gece bir şey içmek için ya da eğlence için gidilen bar ya da cafe bulmak oldukça zordur. Fakat az da olsa özellikle kıyı kemsinde gece müzik ile sabaha kadar eğleneceğiniz mekanlar bulunmaktadır. Şehrin nüfus bakımından az sayıda olması da gece hayatının gelişmemesine neden olabilir. Kıyı kesimde yer alan cafe ve barlar hoş vakit geçirilecek mekanlardır. Genelde Rize gece hayatında çay bahçeleri yer alır. Canlı müzik ile çaylarınızı yudumlayacağınız bu mekanlar gecenin erken saatlerinde kapanır. Bu bakımdan Rize için yapılacak gezilerde gece hayatı beklentisi fazla yüksek tutulmamalıdır.

Rize Festivalleri

Rize Çay Turizm ve Yaz Sporları festivali şehirde eğlenceli bir şekilde kutlanan festivaller arasında yer alır. Bir çay şehri olan Rize için bu festival olmazsa olmalar arasında yer alır. Festival kapsamında en iyi çay seçilmektedir. Yöre halkı tarafından yetiştirilen çaylar etkinlik alanında sergilenir. Bunun yanı sıra festivalde en iyi çay demleme yarışması da yapılmaktadır. Bu etkin kapsamında daha pek çok yarışma yapılmaktadır. Ayrıca festivalde eğlenceler ve yöresel oyunlar da sergilenmektedir. Horon tepen gençler yanında profesyonel halk oyuncuları da festivalde görev almaktadır. Şenlikler konserler ve konuşmalar ile son bulmaktadır. Çamlıhemşin Ayder Kültür, Sanat ve Doğa Festivali de şehirde yapılan etkinlikler arasında yer almaktadır. Şehirde bu etkinlik kapsamında sanat ile ilgili pek çok sunum yapılmaktadır. Etkinlik için sadece yöre halkı değil aynı zamanda çevre bölgelerden de katılım gerçekleşmektedir.

Hatta bu festival döneminde yurt dışından gelen insanlar da bulunmaktadır. Haziran ayının sonundan başlayarak ağustos ayının sonuna kadar Rize yaylaları binlerce misafir ağırlar. Bu misafirlerin pek çoğu yörede yapılan festivaller için bölgede hazır bulunmaktadır. Festival için katılım oranı hava koşullarına göre değişiklik göstermektedir. En fazla ilgi gören festivallerden biri de Anzer balı ve Yayla Şenlikleridir. Anzer balı dünyaca ünlü özel bir baldır. Bu bal için yörede etkinlikler düzenlenmektedir. En iyi bal seçme yarışmasından yöresel oyunlara kadar pek çok etkinlik festival programında yer almaktadır. Ayrıca şehirde kış aylarında yapılan bazı festivaller de bulunmaktadır. Ayder Kardan Adam festivali bunlardan biridir. Bölge kış aylarında aldığı hal ile şenliklere ev sahipliği yapmaktadır. Büyük Handüzü Yayla Şenlikleri, Ovit Kar Şenlikleri, Fındıklı Yeşil Altın Gümüş ve Deniz Festivali, Ardeşen Kaçkar Altıparmak Sırt ve Golezena Yayla Şenlikleri ve Pazar Spor şenlikleri yörede yer alan bazı festivallerdendir.

Yorum yapın