Tarihi dokusu, mistik çarşıları ile farklı bir boyuta geçtiğinizi hissettiğiniz medeniyetler merkezi Urfa, Güneydoğu illeri arasında Peygamberler şehri olarak tanımlanır. Daha ilk adım attığınız andan itibaren manevi bir huzur iklimine girdiğinizi hissedersiniz. Farklı medeniyet ve kültürlerin bir arada dostça yaşadıklarını görmek, bu dünyada kardeşliğin, insanlığın halen ümidini yitirmediğini anımsatır sizlere.
Güneydoğu turlarına katılanların en çok merak ettiği iller arasında yer alır Şanlıurfa. Yaz aylarında kavurucu sıcakları ile bilinen bu nadide şehir, Hz. İbrahim’in ateşe atıldığı Balıklıgöl’ü, sıra geceleri, çiğ köftesi, isotu, tarihi Harran evleri, sular altında kalan Halfeti ilçesi ile akıllarda yer eder. Yaz aylarında ola ki Urfa sokaklarından geçtiyseniz, yöre halkının acı kırmızı biberlerden yaptığı isot kokularında kaybolmanız kaçınılmazdır.
Urfa’da gidince yenilecek yemekler
Yemek kültürü oldukça zengin olan Şanlıurfa’ya ziyarete gittiğinizde yemeden gelmemenizi tavsiye edeceğimiz lezzetler arasında; ciğer kebabı, terbiyesiz tavuk, çiğ köfte, şıllık tatlısı, patlıcan kebabı, borani ve olmazsa olmazlarından lahmacun gibi yemekleri yer alır. Şehrin merkezinde Balıklı Göl gezisini tamamladıktan sonra tarihi çarşıları gezdikten sonra Haşimiye meydanında bulunan herhangi bir lokantaya girip, otantik bir sofrada yemeğinizi yiyebilirsiniz.
Tarihin eski sayfalarına baktığınızda ismi Edessa olarak anılan Şanlıurfa’ya gitmeye karar verdiyseniz, zaman tanzimini çok iyi yapmalısınız ki her köşesindeki güzelliklere şahit olabilesiniz. Çünkü tarihin en eski kalıntıları bu ilimizde sizleri bekliyor. Tatil günlerinde gitmeyi düşünüyorsanız şimdiden söyleyelim erken rezervasyon yaparak indirimli uçak bileti alıp hem uygun fiyata yolculuk yapın, hem de turist akınına uğrayan bu güzel şehir için yer bulamama sorunundan kurtulmuş olursunuz.
Şehre ilk adım attığınızda; sokaklarda mor başörtülü, allı pullu işlemeleri ile yöresel kıyafetler giymiş hanımları görmeniz sizi biraz şaşırtabilir. Erkeklerin uzun elbise ve poşileri ile dolaşıyor olmaları da şehre renk katan farklı bir ayrıntı bence. Siz ne derseniz deyin bu giyim tarzına, ben şehrin rengi, tadı tuzu diyorum. Kendi kültüründen vazgeçmeyen, dilinden şivesinden zerre ödün vermeyen Urfa insanı aynı zamanda modern yaşam tarzı ile de büyük şehir insanlarına şapka çıkartıyor. Misafirperverliği ile ünlü bu insanlar sıcak kanlı tavırları ile sizi kendisine hayran bırakacak kadar içten ve samimiler. Öyle ki bu ilde hangi kapıyı çalarsanız çalın kapılar ardına kadar açılır sofralarında yüreklerinde başköşeye davet edilirsiniz.
BALIKLIGÖL
Hz. İbrahim Peygamberin ateşe atıldığı ve odunların balığa, ateşin suya dönüştüğüne inanılan Balıklıgöl, bu şehre gelmeniz için başlı başına bir sebep aslında. Sadece İbrahim Peygamber değil, aynı zamanda yüzlerce Peygamberin gelip geçtiği ve halen türbelerinin bulunduğu Urfa için iyi bir gezi rehberi bulmanızı tavsiye ederim.
SIRA GECELERİ
Urfa’ya gelip de sıra gecelerine katılmamak olmaz elbette. Çiğköfte ve yöresel müzikler eşliğinde harika vakitler geçireceksiniz
KAPALI ÇARŞI
Tarihi bu çarşıya girdiğinizde Urfa kültürüne ait her detaya şahitlik edebilir, aynı zamanda hediyelik eşyalarınızı buralardan temin edebilirsiniz.
HARRAN EVLERİ
Şehre 40 km mesafede olan ve Suriye sınırına dayanan Harran ilçesinde, tuğlalardan yapılmış Harran evlerini mutlaka görmelisiniz. Özellikle bölgenin aşiret reisi tarafından hazırlanmış Harran Kültür evini ziyaret etmenizi tavsiye ediyorum.
ATATÜRK BARAJI
GAP projesi kapsamında bölgeye can damarı olan Atatürk barajı da bir diğer görülmesi gereken mekân bence. Verimli Urfa topraklarına can veren bu barajın büyüklüğü karşısında şaşıracaksınız.
GÖBEKLİ TEPE
İnsanlık tarihinin ilk belirtilerini taşıyan ve dünyanın gözlerini üzerine çevirdiği bu mekânın tarihine baktığımızda, Mısır Piramitlerinden daha eskiye dayandığını görüyoruz. Eğer vaktiniz kalmaz ve gidemezseniz 12 bin yıllık geçmişe ışık tutan Şanlıurfa Arkeoloji Müzesini gezmeden gelmeyin derim. Göbeklitepe ve diğer tüm tarihi değerleri bu müzede görme şansına sahip olabilirsiniz.
Her ne amaçla giderseniz gidin, bu eşsiz şehri gezmek için bence ilkbahar ya da sonbahar aylarını tercih edin. Bu aylarda tatilcilerin yoğun olmaması nedeni ile hem indirimli uçak bileti alabilirsiniz hem de bunaltıcı sıcaklar yerine daha normal bir havada gezme fırsatını elde etmiş olursunuz. Bu güzel geziyi gerçekleştirdikten sonra kıllarınızda kalacak olan tek şey huzur, insanlık, tarihin kokusu, maneviyat gibi hissettiğiniz o güzel duygular olacak. Ve eskiden Hacca gidilmeden önce neden Şanlıurfa’nın ziyaret edildiğini anlayacaksınız.