Yeni Deneyimlere Hazır Mısınız?

Her zaman alışverişe gidiyoruz. Teknoloji ne kadar ilerlese de, e-ticaret ne kadar büyüse de mutlaka mağazalara giriyor, alışverişler yapıyor, bize sunulanı ya da aradığımızı alıp mağazadan çıkıyoruz. Bazılarımız sürekli aynı mağazalara gidiyor, bazılarımız ise yenilik peşindeler. Fakat sonuç hep aynı. Parayı harcıyoruz, yüzümüz gülüyor ve evimize dönüyoruz.

Peki mağazaya girdiğimizde bizi akıllı telefonumuz karşılasa? Çoğunlukla gömlek aldığımız için bizi direkt gömlek reyonuna yöneltse. Hatta bedenimize uygun gömlek var mı yok mu daha reyona varmadan bize söylese? Kimseyle konuşmadan, bizim için düşünse, bize sunsa. Daha heyecanlı bir alışveriş olmaz mıydı?

Olabilecekleri düşünmeden önce konuyu biraz detaylandıralım. WWDC 2013’te Apple’ ın sunum olarak yansıtmasına rağmen anlatmadığı iBeacon teknolojisi ile yukarıda bahsettiğim deneyim ve hatta çok daha fazlası (belki de korkuncu) artık mümkün.

iBeacon, BLE (Bluetooth Low Energy) teknolojisini kullanan ve -şimdilik- iOS 7 cihazlar ile dahili gelen bir özellik. Cihazlara içerik ve mikro konum verisi yayını yapan minik bluetooh vericileri sayesinde 50 metreden algılama başlıyor ve 10 metreden itibaren çok etkin çalışıyor.
Aslında bir çok kişinin konuştuğu ve yukarıda da bahsettiğim gibi genel plan mağaza içi satın alma deneyimini arttırmak, özel kuponlar sunmak, ürün ile müşteri arasındaki etkileşimi arttırmak ve satışları katlamak. Büyük mağazalarda haritalama özelliği ile alışverişi kolaylaştırmak ve hatta hiç bir kasaya uğramadan alışverişi tamamlamak! Evet! Ödemeyi de iBeacon ile gerçekleştirmek de mümkün olacak.

Ödeme aşamasını ve mağaza gezme aşamasını kimseye ihtiyaç duymadan gerçekleştirebileceksek, mağazada çalışana neden ihtiyaç duyacağız? Duymayacağız. İçeri girdiğiniz andan itibaren sizi o üründen o ürüne götürecek- tabiri caizse kulağınızdan tutup sürükleyecek olan – iBeacon uygulamaları hiçbir ekstra çalışana ihtiyaç duymadan tüm işlemlerinizi gerçekleştirmenize olanak sağlayabilecek. Böylece teknoloji ile satışlarını arttıracak olan mağaza sahibi, elemandan da tasarruf etmiş olacak.

Bence satın alma deneyimini arttırmasının yanında iBeacon çok daha farklı amaçlara da hizmet edebilecek. Körler veya sağırlar için geliştirilecek özel uygulamalar ile onları da etkileşimin içerisine dahil etmek, onlara özel uyarı sistemleri geliştirmek mümkün olacaktır. Kör bir kullanıcıyı sesli olarak yönlendiren bir uygulama, bize bunca zamandır dayatılan ‘asistan’ uygulamalarının daha gerçekçi ve daha işe yarar bir versiyonu olmaz mıydı? Daha da ilerisini düşünürsek iBeacon, BLE ve akıllı telefonlarımız belki de olası kazaları engelleyecek ya da acil kurtarma servisleri sağlayabilecekler. Mağaza içi deneyim sağlayacak olan haritalama, insanları kurtarmada yardımcı olabilecek.

iBeacon uygulamaları adım sayınızdan, mağazada ne kadar vakit geçirdiğinize, hangi ürünlerle ilgilenip, hangi beden kıyafet giydiğinize, belki de hangi iç çamaşırını tercih edip, özel olarak nelerle ilgilendiğinize kadar verileri tutabiliyor olabilecekler. Eğer uygulamaları alışveriş bazlı düşünüyorsak bir problem yok gibi gözüküyor (hangimiz iç çamaşırı tercihimizi markaların bilmesini istemez ki?) peki ya iBeacon uygulamalarının dataları farklı amaçlarla kullanılırsa?

Hatırlar mısınız? Bluetooh özelliği olan telefonlar yayılmaya başladığı ilk günlerde not gönderme özelliği ile insanlar birbirleri ile sohbet ediyorlardı. Bazen tek taraflı bazen de karşılıklı olan bu kablosuz tanışmalar gün geçtikçe unutuldu ve kayboldu. iBeacon uygulamaları ile 50 metre içerisinde kablosuz arkadaşlıklar tekrar popüler hale gelebilecek.

Hazır alışverişin dışına çıkmışken az önce bahsettiğim arkadaşlık sistemini detaylandıralım. Uygulamamızın adı iArkadaşBulucu olsun ve amacı çok yakın çevremizdeki kişilerle etkileşime geçirmek olsun. iArkadaşBulucu uygulaması yüklü akıllı telefonumuz ile mekana gidelim ve mekanda da bizim gibi yalnız uygulama sahipleri olsun. Şu anda aslında tüm he rşey tamam. Bundan sonrası tamamen uygulama geliştiricilerinin hayal gücüne kalıyor. Mekanın haritası içerisinde diğer kullanıcıların nerede olduğunu görebileceğimiz gibi, hiç elimizi cebimize atmadan içecek bir şeyler ısmarlayabilir, ödemesini akıllı telefonumuzdan direkt yapabilir, ısmarladıktan sonra pozitif ya da negatif dönüşleri uygulama üzerinden alabilir, kabul edilebilir ya da reddedilebiliriz. Bir çok uygulamada olan ‘Nearby’ uygulamasının daha gerçeğini düşünebilirsiniz. Fiziksel olarak 50 metrelik alan içerisinde, gerçek zamanlı olarak birebir etkileşimi hayal gücünüze -ve uygulama geliştiricilerin hayal gücüne- bağlı olarak geliştirebilirsiniz.

Bluetooh teknolojisini NFC’ den ayıran en önemli özellik mesafe faktörü. 50M’den aktifleşen BLE teknolojisi sayesinde cihazınızı hiç bir yere dokundurmadan veya dibine kadar girmeden etkileşime dahil olmanıza, vericilerin sizi tanımlamasına olanak sağlıyor. Kaç adım attığınızdan, hangi alanda olduğunuza, nelere baktığınızdan, hangi kısımda ne kadar çok vakit geçirdiğinize kadar bir çok veriyi de alacak olan uygulamalar ile alışveriş, sağlık, spor sektörlerinde gelişmeleri hep beraber ‘yapıyor’ olacağız.

Yorum yapın